“Farklılıklar sınıf mücadelesinin zaafı değil zenginliğidir”
Çerkezoğlu, 1 Mayıs’ın İstanbul’da nerede kutlanması gerektiğine dair tartışmada iki görüş olduğunu belirterek bunları şöyle anlattı:
“Bir görüşe göre bu yıl da içinden geçtiğimiz bu süreçte, 1 Mayıs’ta polis barikatlarının önüne geçecek öncü işçiler, sokakta direnen gençlerin öncü kesimleri ile iktidarın yasakçı ve hukuksuz tutumu teşhir edilmeli ve bir irade ortaya konulmalıdır.
Diğer bir görüşe göre ise 1 Mayıs öncesinde adalet ve demokrasi talebiyle ortaya çıkan toplam enerji; işçilerin, emekçilerin, emeklilerin bu adaletsiz düzene karşı tepkileri ile büyütülmeli, ülkenin dört bir yanında 1 Mayıs’lar bu anlayış ile örgütlenmelidir. İstanbul’da da 1 Mayıslara kapatılan bir başka alan olan Kadıköy’de işçilerin bayramı gençlerin, kadınların, tüm emekçilerin en geniş katılımlı coşkusuyla büyütülmelidir.
Bizler açısından, iktidarın hukuksuz ve yasakçı tutumunda ısrar etmesi karşısında bir tercihte bulunmak zorunlu hale geldi. Politik hedefimiz doğrultusunda, adalet ve demokrasi mücadelesine güçlü bir emekçi soluğu katmak adına, kitlesel katılımı daha mümkün kılacak bir meydanın tercih edilmesi noktasında geniş bir mutabakat olduğunu gördük.
Sonuç olarak biz mutabakata uygun davrandık, sorumluluğunu aldık. Bugün de bu mutabakatın arkasında duruyor, ‘ölü taklidi’ yapmıyor, politik gerekçelerini anlatıyoruz.
Yaşamda kalma mücadelesi veren emekliler, asgari ücrete mahkûm edilmiş sendikalı-sendikasız işçiler, geleceği için kavga veren öğrenciler, ayrımcılığa ve şiddete isyan eden kadınlar olarak çocuklarımızı da yanımıza alıp bir araya gelmenin ve hep beraber daha güçlü olduğumuz mesajını vermenin çok önemli olduğunu düşündük. Bunun için İstanbul’da öncelikle Taksim’i istedik; en fazla esnekliği ise 1 Mayıslara uzun yıllar kapalı olan bir diğer meydan olan Kadıköy Meydanı olabileceği hususunda gösterdik.
Bu tutumun doğruluğunu alanları dolduran gençlerden ve daha geçtiğimiz günlerde Yozgatlı çiftçilerden gördük. Emekçi halkımızın bugüne kadar mücadeleye tereddütlü yaklaşan kesimlerinin, adalet ve demokrasi mücadelesine katılımının önündeki bariyerlerin kalkmakta olduğunu sosyal medyadan değil işyerlerinde, hayatın içinde gördük.
Belki de hayatında ilk defa, bu adaletsiz düzene karşı sesini yükseltmeyi isteyen, bizlerle meydanlara buluşabilecek yüzbinlerin olduğuna işyerlerinde, fabrikalarda, havzalarda, plazalarda, organize sanayi bölgelerinde tanık olduk. Türkiye’nin dört bir yanında, en başta da emeğin başkenti İstanbul’da bu kesimleri 1 Mayıs’a taşımayı olanaklı kılacak bir tercihte bulunduk.
Sınıf mücadelesinin her aşamasında olduğu gibi, 1 Mayıs’a dair de farklı değerlendirmeler, farklı tercihler olacaktır. Ancak bu farklılıklar sınıf mücadelesinin zaafı değil zenginliğidir.
Bugün bazılarının tercihlerini politik olarak savunmakta zorluk yaşadığını veya ‘Ben yoktum, görmedim, bilmiyorum’ dediğini gözlemlemekteyiz. Eğer ortak belirlenen politik hedefi savunacak sadece biz kaldıysak, ‘Toplantılarda başka, kamuoyuna başka’ tutumlar devam edecekse İstanbul için bu hedefimizi gerçekleştirmek zorlaşacaktır. Böylesi bir durumda biz, emeğin başkentinde belki de tarihin en kitlesel 1 Mayıs’ını örgütleme hedefimizi değiştirir, on yıllardır yaptığımızı yine yaparız. DİSK Genel Merkezi önüne ulaşabilen üyelerimizle, örgütlü-örgütsüz tüm işçilerle buluşuruz. 1 Mayıs çelengimizle, marşlarımız ve sloganlarımızla Taksim’e doğru yola koyuluruz…
Gelin, iç tartışmalara takılmadan, etkileşimlerin değil işyerlerinin ve gerçek hayatın sesine kulak vererek, Türkiye’nin dört bir yanında coşkulu ve kararlı 1 Mayısları hep birlikte inşa edelim. Çünkü biz biliyoruz: Örgütlü işçilerden, emekçilerden, emeklilerden ve halktan daha büyük bir güç yoktur.”
1 Mayıs için Türkiye’deki çeşitli sendika ve meslek örgütleri farklı alanlara çağrılar yaptı. Öne çıkan çağrılar şöyle:
DİSK, KESK, TMMOB ve TTB: Kadıköy Meydanı
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB), 1 Mayıs’ta İstanbul’da Kadıköy Meydanı’nda buluşma kararı aldı.
13 sendikadan Taksim çağrısı
Nakliyat-İş, Çağrı-İş, Dev Tekstil, DGD-SEN, DİSK/Enerji-Sen, Limter-İş, İnşaat-İş, İŞÇİ-SEN, KATAŞ-SEN, OTİS, PTT-SEN, TOMİS ve Yapı Yol-İş sendikaları, Taksim Meydanı’nın 1 Mayıs alanı olduğunu vurgulayarak, burada toplanma çağrısı yaptı.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Sezin Uçar, açık bir Taksim çağrısı yapmadı ancak “Taksim hedefli hareket etmeliyiz” dedi.
Halkevleri “Günün devrimci imkân ve sorumluluğuna sırt çeviremeyiz! 1 Mayıs’ta taksim gereklidir, haktır, mümkündür!” diyerek Taksim çağrısı yaptı.
TÜRK-İŞ: Kartal ve 81 il
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), 1 Mayıs’ı 81 ilde etkin biçimde kutlama kararı aldı. Merkezi kutlaması noktası ise İstanbul Kartal.
Memur-Sen ve Türkiye Kamu-Sen: Her iki konfederasyon da 1 Mayıs’ı Ankara’da ayrı meydanlarda kutlayacak. Memur-Sen Anıtpark’ta, Türkiye Kamu-Sen ise Kolej Meydanı’nda program düzenleyecek.
(HA)
ilgili haberler
.