Almanya çekincesini kaldırdı: 40 EuroFighter alımının önü açılıyor

Londra, Eurofighter Typhoon konsorsiyumunun tüm bileşenlerinin  daha önce Almanya tarafından konulan çekinceleri aşarak Türkiye’ye savaş uçağı satışını desteklediğini belirtti. 

Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı David Lammy, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la görüşmek üzere Türkiye’ye gelişi öncesinde Hürriyet Daily News’a verdiği söyleşide “Türkiye’ye Eurofighter Typhoon uçağının ihraç edilmesi konusunda mükemmel ilerleme kaydediyoruz ve konsorsiyumun dört ortağının da bu satışı desteklediğinden eminiz.” demişti. 

Türkiye, hava kuvvetlerini güçlendirmek için Birleşik Krallık, Almanya, İtalya ve İspanya’nın da yer aldığı EuroFighter konsorsiyumu ile müzakere halindeydi. Almanya daha önce çekinceler koymuştu. Ancak Lammy, Londra’nın Berlin’in onayını sağlama gayretlerinin görüşmeleri önemli ölçüde ilerlettiğini belirmişti.

EurofFighter konsorsiyumu

Çok uluslu savaş uçağı projesi Eurofighter Typhoon, dört Avrupa ülkesinde ayrı şirketlerin işbirliğiyle üretiliyor. Konsorsiyumda Birleşik Krallık – BAE Systems, Almanya – Airbus Defence and Space (eski adıyla EADS Deutschland), İtalya – Leonardo (eski adıyla Alenia Aermacchi), İspanya – Airbus Defence and Space (İspanya kamu iştiraki) ile yer alıyor. 

Eurofighter Typhoon satışı kolektif ihracat onayına tabi. Uçağın herhangi bir ülkeye satışı için dört ülkenin hükümetlerinin onayı gerekiyor. Türkiye’ye Eurofighter Typhoon satışı önündeki başlıca engel Almanya’nın vetosuydu.

Almanya, Türkiye’nin insan hakları uygulamaları, Suriye’deki askeri operasyonları ve Doğu Akdeniz’deki faaliyetleri nedeniyle silah ihracatına sınırlamalar getirmişti. 

Birleşik Krallık, Almanya’nın çekincesinin kaldırılmasında etkin rol aldı

Türkiye’nin EuroFighter Typhoon savaş uçağı satın alma teklifi, konsorsiyumdaki tüm şirketlerden destek alınca Almanya’nın koyduğu çekinceler kaldırılarak analşmaya varılması olasılığı arttı. 

Lammy’nin Avrupa hükümetlerinin Rusya karşısında savunma harcamalarını artırdıkları bir dönemde Türkiye’nin Avrupa’nın güvenlik ortağı olarak rolünün “her zamankinden daha önemli” olduğunu belirtmesi Berlin’de de yankılandı. 

Almanya hükümet sözcüsü pazartesi günü düzenlediği basın toplantısında bu haberleri dikkate aldıklarını söyledi ve “silah ihracatına ilişkin kararların ülkenin güvenlik kabinesinde alındığını” da vurguladı.

Lammy, Birleşik Krallık’ın Berlin’in onayını alma gayretlerinin müzakerelerde yol alınmasına yardımcı olduğunu söyledi.

Erdoğan da, geçtiğimiz hafta Lahey’de düzenlenen NATO zirvesinin sonrasında, Birleşik Krallık ve Almanya ile EuroFighter satın almaya yönelik  müzakerelerde “olumlu gelişmeler” olduğunu söylemişti. 

Türkiye’ye Eurofighter satışının önünün açıldığına ilişkin sinyaller ABD’nin Türkiye’yi Rusya’dan S-400 hava savunma sistemleri alımı dolayısıyla son nesil F-35 savaş uçağı programından çıkarmasıyla sonuçlanan çıkmazı giderme çabalarıyla eş zamanlı olarak geldi. 

Henüz resmi anlaşma yok ama…

Hakan Fidan ve David Lammy görüşmesinde EuroFighter satışı konusunda bir anlaşmaya varıldığı ilan edilmedi, ancak anlaşmanın önündeki en önemli engel konsorsiyum ortaklarının hepsinin Türkiye’ye satıştan yana olduklarını açıklamış ve Almanya’da çekinceleri kaldırma eğilimini dillendirmiş oldu. 

EuroFighter alımın maliyeti ve gerekçesi

EuroFighter Typhoon’un güncel konfigürasyonuı olan Block 4’ün adedi yaklaşık 100–130 milyon dolar. Satın almaya silah sistemleri, bakım ve eğitim paketi de dahil -tam bir filo paketi- maliyet bir adet uçak için yaklaşık 150–200 milyon dolara çıkıyor. 

Ankara’nın talebi 40 adet savaş uçağının teslimi. Paket halinde tahmini toplam maliyet 6 ila 8 milyar dolar arasında. Bazı kaynaklar, bu sayının 10 milyar dolara kadar çıkabileceğini ileri sürüyor.

Enflasyonla mücadele ve Şimşek’in “mali disiplini” nereye gidiyor? 

Hükümetin Şimşek’in Maliye Bakanlığında ortaya koyduğu Orta Vadeli Plan’da aslında bu satın almaya yer yok. Kamuda tasarruf ve harcamaların kontrolü, enflasyonla mücadele paketinin temel dayanaklarından biri.

Bu çerçevede yüksek tutarlı yatırımlar (örneğin kamu inşaat projeleri, yeni araç alımları, Kanal İstanbul bile) yavaşlarılmaya, ertelemeye veya rasyonelleştirmeye tabi tutuluyor. Bu kapsamda kamu çalışanlarının maaş ve ücret artışları yüzde 11’de tutuluyor. 

Top mu tereyağı mı? 

Türkiye, F-35 programından çıkarıldıktan sonra hava gücü açısından boşlukta kaldığı gerekçesiyle Eurofighter seçeneğini stratejik zorunluluk olarak savunuyor.

Bu, yönelişin Şimşek’in tasarruf politikalarıyla iktidadi rasyoneller açısından oluşturduğu çelişkinin aşılması için hazinede kaynak olmadığı bilndiğine göre, hükümetin EuroFighter alımı önüdeki çekinceler kalkarken kısa vadede ünlü “top-terayağı” denklemine “milli güvenlik” eksenli olarak müracaatı şaşırtıcı olmaz: “F-35’lerimiz varsa, tereyağı olmasa da olur.” 

(AEK)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir