Azerbaycan’da muhalefetin simge isimlerinden Tofiq Yaqublu, kamuoyuna yazdığı açık mektupla, 1 Nisan itibarıyla Umbaky Cezaevi’nde açlık grevine başladığını duyurdu.
Yaqublu, tahliye edilene dek eylemine devam edeceğini belirtti.
Yaqublu’nun Mezopotamya Ajansı’na konuşan kızı Nigar Yaqublu, babasının sağlık durumuna ilişkin endişelerini dile getirdi:
“Babam Azerbaycan’da bir muhalefet lideri. Şimdiye kadar dört kez tutuklandı. Mahkeme, Tofiq Yaqublu için 9 yıl hapis cezası verdi. Babam ise buna tepki olarak 1 Nisan 2025 tarihinden beri açlık grevinde. Özgürlüğünü istiyor. Mahkemeye suçsuzluğunu tüm belgelerle ve hukuki olarak ispatlamasına rağmen ceza aldı. Bugün açlık grevinin 36’ncı günü.
“Artık doktorunun onu muayene etmesine bile izin vermiyorlar. Bir haftadır, ‘İzin vereceğiz’ diyorlar ama hâlâ muayenesi için izin çıkmadı. Geçen haftaki telefon görüşme hakkımızı dahi kullanamadık. Bunun üzerine tutuklu bulunduğu cezaevine gidip kendisiyle görüştüm. Sesi çok kötüydü. Halsiz ve bitkin durumdaydı. Su içemiyor. Su içmenin bile işkence olduğunu söylüyor. Kesinlikle doktora gitmesi gerekir.
“Ne zaman özgürlüğüne kavuşursa o zaman açlık grevine son verecek. Bu ihtimal dışında, hiçbir baskı onu bu kararından döndüremez. Yalnızca özgürlüğüne kavuştuğu anda bu grevi sonlandıracak. Babam ‘Git gide fiziken zayıflasam da, gücüm kalmasa da aksine iradem daha da güçleniyor. Bunun için de canımla, özgürlüğüm için mücadele edeceğim’ dedi.”
Tofiq Yaqublu kimdir?
6 Şubat 1961’de Gürcistan’ın Bolnisi bölgesindeki İncəoğlu köyünde doğan Azerbaycanlı siyasetçi, gazeteci ve muhalif. Ulusal Demokratik Güçler Konseyi (NCDF) koordinasyon merkezi üyesi
1992-1993 yıllarında Bakü’nün Binəqədi ilçesinde icra başkan yardımcısı olarak görev yaptı. 1992’den itibaren Müsavat Partisi’ne katıldı ve 2010-2018 yılları arasında partinin başkan yardımcılığı görevini üstlendi.
Azerbaycan’daki insan hakları ihlallerine ve hükümet politikalarına yönelik eleştirileri nedeniyle, 1998, 2013, 2020 ve 2023 yıllarında olmak üzere dört kez ceza davalarıyla karşı karşıya kaldı. Toplamda dört yıldan fazla süreyle cezaevinde kaldı.
Uluslararası Af örgütü tarafından ‘vicdan mahkumu’ olarak kabul ediliyor. (TY)
.